‘Alanya Muzu iyi tanıtılmadı’
SAADET Partisi (SP) Alanya İlçe Teşkilatı’nın her Salı akşamı düzenlediği ‘Alaiye Sohbetleri’ adlı organizasyona bu hafta Alanya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanlığı da yapmış olan Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) Yönetim Kurulu Üyesi ve Alanya Televizyonu (ATV) Yönetim Kurulu Başkanı Servet Sipahioğlu konuk oldu.
09 Mayıs 2013 Perşembe 09:57
Sipahioğlu’nu Salı akşamı saat 21.00’de başlayan program öncesi Saadet Partisi İlçe Başkanı Sinan Aktaş, Başkan Yardımcısı Hüseyin Sarıca, yönetim kurulu üyeleri ve partililer karşıladı. “Alanya Belediye Başkanı olsaydınız, yapacağınız ilk şey ne olurdu?” sorusuna Sipahioğlu, “Öncelikle satın alacağım 4-5 dozerle Dinek’ten bir girerdim, Alantur’a varıncaya kadar her tarafı yerle bir ederdim. Ardından Alanya’yı bir uydu kente çevirirdim” dedi.
‘DAİRE FİYATLARI YÜKSEK OLURDU’
Sipahioğlu, “Allah’a yakın olup 30’ar katlı binalar, 50’şer metrelik yollar yapardım. Alanya’yı yeşilliklere büründürüp geliştirirdim. Yapacağım her bir daireyi 30-40 bin Euro’ya değil, en düşüğünü 300 bin veya 1 milyon Euro’dan satardım. İnsan ömrü gibi binaların da bir ömrü vardır. Önümüzdeki süreçte Alanya’daki binaların çoğu yıkılacak. Bu yüzden ciddi programlar yapılması lazım. Adalar bazında örnek binaların yapılması, ikna edici bir komisyonun kurulması gerekiyor. Daha yeşil bir Alanya’ya kavuşmak istiyorsak kesinlikle ve süratle bu planlamaların şimdiden yapılması lazım! ATV’nin bulunduğu Sugözü Mahallesi’nden Alanya’ya doğru bakınca çarpık yapılaşmayı net olarak görebiliyoruz. Alanya şu anda nefes alamıyor, beton yığını haline gelmiş vaziyette. Bunun da tamamen yerel yönetimden kaynaklanan bir durum olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
‘RUHSAT VERİLİRKEN ADAM KAYRILMIŞ’
Geçmişte yapılan hataların çok büyük olduğunu, bina ruhsatları verilirken ahbap/çavuş ilişkilerinin çok yaşandığını savunan Servet Sipahioğlu, “Özellikle seçim arifesinde bir bakıyoruz, millet şimdiden kaçak inşaata başladı ama yerel yönetim ses çıkaramıyor. Çünkü o vatandaştan oy alacak. Alanya’nın dirayetli belediye başkanlarına ihtiyacı var. Alanya halkı ve yöneticileri artık bir karar vermek zorunda. ‘Biz Alanya olarak turizm kenti miyiz, emekliler kenti miyiz, yoksa tarım kenti miyiz?’ Artık bir karar verilmeli ki ona göre Alanya’nın yapılanması ve gelişimi tasarlanmalı. Bugün Alanya’da yüksek katlı binalarda insanlar birbirlerini tanımaz hale geldiler. Selam bile vermiyorlar. Ülkemizdeki birlik ve beraberliğin temel nedeni geçmişten gelen örf adet gelenek ve göreneklerimizdi. Ama şimdi bu tür hasletler yavaş yavaş yok olmaya başlıyor” dedi.
ALANYA MUZU’NA ANAMUR SAHİP ÇIKTI
Geçmişte iyi planlama yapılmadığı için şu anda Alanya’da kış turizminin olmadığını da söyleyen Sipahioğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “Aslında kış turizminin geliştirilmesi ile ilgili çok ciddi projeler var, yapılabilir. Örneğin Sak Irmağı üzerinde rafting turizmi uygulanabilir. Son derece basit! Diğer taraftan Alanya’nın tanıtımı ile ilgili söylemek istediklerim var. Konu belki size cazip gelmeyebilir ama bahsetmek istiyorum. Alanya Muzu’nu yeterince tanıtamıyoruz. Daha önce Alanya’nın portakalı meşhurdu, Antalya’da portakal üzerinden film festivali yapmaya başladı ki o organizasyon aslında Alanya’nındır. Antalya’da portakal yetişmez, Alanya, Kumluca ve Finike’de yetişir. Buna rağmen Antalya portakal adlı film festivalini sahiplenmiştir. Portakalımızı kaybettik, hiç olmazsa muzumuzu kaybetmeyelim.
‘MUZ GÜZELLİK YARIŞMASI YAPILABİLİR’
Örneğin ‘Miss Golden of Banana Turkey’ veya ‘Altın Muz Güzellik Yarışması’ adı altında 15 gün süre ile dünyanın en güzel kızlarını buraya getirip dev bir organizasyon yapabiliriz, bu organizasyonu x bir televizyon kanalına pazarlayarak bu tanıtımı gerçekleştirebiliriz. 20-25 ülkenin basın kuruluşlarını Alanya’ya getirip şehrin her tarafını gezdirip tanıtabiliriz. Böylelikle Alanya dünya gündeminde kalır. Alanya Muz Üreticileri Birliği’ne bu konuda büyük iş düşüyor. Alanya Muzu’nun patentinin alınması gerektiğini söyledim, uyarmama rağmen yapmadılar. Anamurlular gidip muzun patentini aldılar. Bugün Ankara’ya veya İstanbul’a gidin, Alanya Muzu demezler, Anamur Muzu derler. Alanya Muzu’nun adı bile yok. Bizimkiler ‘Muz üretiyoruz’ deyip duruyor ama hiçbir şey yapmıyorlar.”